TR
EN

Gebelik ve Doğum

Doğum Sonrası

Doğumdan sonra kadın vücudunun gebelik öncesi durumuna dönmesi için geçen sürece “Doğum sonrası dönem”, “lohusalık dönemi” denir.

Bu dönem ortalama 6 hafta sürer ve bu süreç halk arasında “kırkı çıkmak” olarak nitelendirilen 40 günlük dönemi yansıtır. Gebelik boyunca kadının tüm vücut sistemleri, dünyaya gelecek bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak üzere önemli bir değişime uğramıştır. İşte bu 6 haftalık dönemde vücut, büyük oranda eski haline kavuşurken, bazı sistemlerde bu süre daha da uzayabilir.

Vajinal doğum yapan kadın taburcu olunca, araba kullanma, ev işlerini yapma ve diğer günlük aktivitelerini yapabilir ve bebeğiyle ilgilenebilir.

Sezaryenle doğum yaptıysanız, taburcu olduktan sonra birkaç gün kendinizi iyi hissedene kadar dinlenmeniz daha doğru olur.

Doğumsonrası depresyon

Doğumdan 2-3 gün sonrasında bazı anneler, çökkün, kaygılı ve üzgün hissedebilirler. Hatta bazen yeni bebekleri, eşi ya da diğer çocuklarına karşı öfke de duyabilirler. Aynı zamanda; hiçbir sebep yokken ağlamak, uyku, beslenme düzensizlikleri ve karar vermede güçlük eşlik edebilir. Yine çok önemli bir kaygı, bebeğin bakımında başarılı olabileceklerine dair güvensizliktir. Doğum sonrası geçici depresyonu adı verilen bu tablo, doğum sonrası birkaç gün sürebileceği gibi birkaç haftaya da uzayabilir ve tedaviye ihtiyaç duyulmaz.

Ama daha fazla sürerse, doğum sonu depresyonu için değerlendirilmesi gerekir.

Doğum sonu depresyonunda, derin bir üzüntü, bunaltı, umutsuzluk , çaresizlik hissi vardır ve bu hisler anneyi, günlük hayattan uzaklaştıracak, özbakımını bıraktıracak derecededir. Genelde doğum sonrası ilk bir yıl içinde başlamakla beraber doğumdan birkaç hafta sonrası en sık görüldüğü zamandır.

Doğum sonrası depresyondan birbiriyle ilişkili çok sayıda faktör sorumludur;

Ani hormonal değişim
Hemen doğum sonrası birkaç saatte gebelik hormonları, hızla düşmeye başlar. Bu değişim, adet öncesi dönemdeki duygusal dalgalanmalara yol açan ani hormonal değişime benzer ve çok daha şiddetli bir dalgalanma yapar.

Önceden depresyon hikayesi
Hayatının herhangi bir döneminde depresyon yaşamış bir kadının doğum sonrası depresyon ihtmali çok daha artar. Hatta herhangi bir dönemde geçirilip, tedavi edilmiş bir depresyonda, psikiyatristlerin en önemli uyarısı, doğum sonrası tekrarlayabileceği ve dikkatli olunması gerektiğidir. Aynı şekilde, gebelikte depresyon geçiren ve tedavi altında olan bir anne adayında, doğum sonrası depresyon daha da şiddetlenebileceği için muhakkak bir uzman kontrolünde olunmalıdır.

Duygusal faktörler
Gebelikle ilgili bilinmezlik ve kaygılar çok yaygındır. Özellikle planlanmamış veya istenmeyen gebeliklerde, henüz doğmamış bebekle ilgili hisler çok daha karmaşık olabilir. Planlanmış gebeliklerde bile hayatımıza yeni bir bireyin katılacağı düşüncesine alışmak uzun zaman alabilir. Tıbbi bir rahatsızlıkla doğan bebeklerin anne babasında ise bu kaygılara bir de, üzüntü, kızgınlık ve suçluluk duyguları eşlik edebilir. Tüm bu duygular yeni annenin, kendine güveni ve stres yönetiminde sorunlara yol açabilir.

Bitkinlik
Çoğu kadın doğum sonrası oldukça yorgun ve bitkin hisseder. Enerjisi ve gücünü toplaması haftalar alabilir. Sezaryendoğumlarda bu süre daha da uzayabilir. Bir de buna yeni bebekle uykusuzluk eklenince, bitkinlik ve yorgunluk kaçınılmaz bir hal alır.

*Yaşam stili
Yakınlarının desteği olmaması, eşlik eden diğer yaşamsal kötü olay ve acılar, stres, yeni bir yere taşınma gibi faktörler, depresyona katkıda bulunabilir.

Eğer siz ya da yakınlarınız, doğum sonrası depresyonundan şüphelenirseniz, vakit geçirmeden bir uzmana danışmalısınız ve bunu, doğum sonrası kontrol zamanınızı beklemeden yapmalısınız.

Doğum sonrası depresyon tedavisinde, ilaçlarla beraber, psikoterapiden faydalanılır. Antidepresan ilaçlar, beyinde duygudurumu kontrol eden merkezlerdeki kimyasalları dengeleyerek çalışır. Çok çeşitlidir ve bazen birleştirilerek kullanılır. Etkilerinin başlaması birkaç haftayı alabilir. Yan etkileri nadir ve geçicidir. Daha kötü hissetme ya da kendine zarar verme duygusu oluşursa hemen bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Tedavide en önemli nokta, bu ilaçların anne sütüne geçip bebeğe zarar verme olasılığıdır. Bu ilaçlar anne sütüne çok az miktarda geçerler. Risk-yarar oranına göre doktorunuz tarafından ilaca uygun olup olmadığınız değerlendirilecektir. Bazen almamak sadece size değil bebeğinize de daha fazla zarar verebilir. Son karar psikiatrist ve doğum hekiminiz tarafından, risk-yarar hesabına göre uygun görülürse, size en uygun ilacın başlanmasıdır. Emzirme döneminde ilaçlar

Psikoterapi, bireysel, aile ya da grup tedavisi şeklinde tedaviye eşlik etmelidir.

Hayatınızın herhangi bir döneminde depresyon geçirdiyseniz veya hala ilaç alıyorsanız muhakkak dotorunuzu gebelik öncesi muayene veya gidemediyseniz, ilk gebelik muayenenizde bilgilendirmelisiniz. Gebelikte kullanılabilen antidepresanlar da olduğunu ve doktorunuza danışmadan gebe olsanız da ilaçları birden kesmemeniz gerektiğini bilmelisiniz.

  • Op.Dr. Zeynep Taşargöl
    Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı

    Bu alan üzerinden Doğum Sonrası hakkında sorularınızı ve yorumlarınızı bana gönderebilirsiniz. Verilen yanıtlar tavsiye niteliğindedir. Teşhis ve tedavi için doktorunuza muayene olmanız gerekmektedir.